Vücutta güneş ışığına maruz kalındığında yaşanan su kaybı, yüksek
tansiyon, şeker gibi hastalıkları olanları tehdit ediyor.
Uzmanlara göre sıcak çarpması, deniz ve güneş tatillerinde
karşılaşılabilecek tehlikelerin başında geliyor. “Sıcak çapması, ölümle
sonuçlanan çok ciddi sonuçlar doğurabilir” diyen uzman doktorlar uyardı ;
KRONİK HASTALIĞI OLANLAR
DİKKAT!
“Özellikle şeker hastaları tok ya da aç karnına
yüzmekten kaçınmalı. Çünkü bu durum denizin içinde ani şeker düşmeleri, ani
bilinç kaybı ve buna bağlı boğulmaya neden olabilir.
Aynı şekilde
epilepsi gibi nörolojik hastalığı olan kişiler de sıcak çarpmasına bağlı olarak
su içinde ani gelişebilecek bir sara kriziyle geçici bilinç kaybı
yaşayabilirler.
Yüksek tansiyon hastaları da sıcak çarpmasına bağlı
olarak ani tansiyon değişikliğiyle biliç kaybı yaşabilir. Bu yüzden özellikle
kronik hastalığı olan, baypas, stent gibi girişimleri olan kişilerin denizde
yalnız yüzmemesi gerekli.”
“Tansiyon hastalarının, tatile gitmeden önce
doktorlarına danışarak tansiyon haplarını yeniden düzenlemesi faydalı olacaktır.
Çünkü sıcakta yaşanan su ve tuz kaybı tansiyon ilaçları ve idrar söktürücü
ilaçların vücutta yarattığı etkiyi değiştirebilir.”
“Tatil sırasında
özellikle güneşe çıkarken ağır ve yağlı yemekten kaçınmak gerekli. Yemek
yedikten iki saat sonra, güneşlenmek ve denize girmek uygundur. Aşırı miktarda
meyve yemek ve mideyi sıvıyla doldurmakta sıkıntı yaratabilir. Sıcakta alkol
almak ve alkollüyken denize girmemek gerekli.”
SICAK NEDEN
ÇARPIYOR?
Sıcak çarpması aşırı güneşe maruz kalmaktan dolayı
vücut ısısının aşırı yükselmesinden kaynaklanıyor. Vücut, derideki damarları
genişletip terleyerek ısısını düşürmeye çalışıyor. Ancak kaybedilen bu sıvı
yerine konulmazsa, sıcak çarpması ortaya
çıkıyor.
BELİRTİLERİ
Aşırı terleme, yüksek ateş,
hızlı nabız atımı, bilinç bulanıklığı, halsizlik, kas ve eklem ağrısı. Bu
tabloya eklenen aşırı su kaybı ve vücuttaki tuz dengesinin bozulması, hayati
organların çalışmasını engelleyerek ölüme kadar gidebilir.
NE
YAPMAK GEREKİYOR?
Kişi, zaman kaybetmeden, üzerindeki fazla
kıyafetler çıkartılarak serin bir yere taşınmalı. Oturur pozisyona getirildikten
sonra su, vantilatör ya da ıslak bir havluyla vücut ısısı düşürülmeli ve vakit
kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna götürülmeli.
NASIL
KORUNURSUNUZ?
10.00- 16.00 saatleri arasında dışarıda olmayın.
Şapka, gözlük, açık renkli, pamuklu, bol kıyafetler ve güneş kremi kullanın.
Deniz ya da havuzda saatlerce suyun içinde kalmayın.
Kızartma, katı yağ
ve ağır yemeklerden kaçının. Az yağlı yemekler, meyve ve sebzeleri tercih edin.
Bol bol su, soda ve ayran için. Alkollü, enerji verici ve kafeinli içecekleri
aşırı miktarda tüketmeyin. Sık sık duş alın.
18 Temmuz 2011 Pazartesi
Sineklik Çeşitleri
az aylarında sıcak havadan dolayı pencerelerimizi dışarıdaki serin havanın evimizin içerisine girmesi isin camlarımızı sürekli açık tuturız. Pencereleri sürekli açık tutmak dışarıda bulunan sinek ve haşaratların evimize girmesine olanak sağlar. Sineklik sistemi pencerelere monte edilerek dışarıdaki sinek ve haşeratların evimize girmesini engeller. Sineklikler ahşap pencere ve pvc pimanpenlere rahatlıkla monte edilmektedir. Pimapen sineklikler pencerelerinize tam uyum sağlar. Sineklik modelleri ise çeşitlerine göre sıralayacak olursak ; Stor Sineklik, Menteşeli Sineklik, Sabit Sineklik, Sürme Sineklik,Kapı Sinekliği ve Cırt Cırt Sineklik olarak altıya ayrılırlar. Sırasıyla ele alıcak olursak ;
Stor Sineklik
Dikey ve yatay olarak çalışan iki modeli vardır. Dikey stor normal önünde bir engeli olmayan hertürlü pencereye uygulanır.
Kullanımı çok kolay olan stor sineklik, artık kendini kanıtlamış ve müşterilerden büyük beğeni toplamıştır. Saklama sorunu olmayan, gerektiğinde açılıp içine toplanan stor sineklik, dış etkenlere fazla maruz kalmadığı için daha da uzun ömürlüdür. Sabitlerde olduğu gibi çıkartma takma işlemi olmadığı için çok rahattır. Yatay stor kapılara uygulanır. Boyana bilir hazırda beyaz maun ve meşe renkleri mevcuttur. kullanımı ve temizliği gayet kolaydır.Makara sistemi ile çalıştığından tek dokunuşla katlanabilir. Stor sineklik yaylı bir makara üzerine telin sarılarak hareketi ile çalışır. Sinek teli, su ve güneşe dayanıklı bir plastik malzeme ile kaplanmıştır.Sineklik teli sağ ve sol kenarlardaki aluminyum profil içersinde hareket eder. Telin kenarlarını yan kısımlara takılan bu profiller muhafaza eder. Tel kenarlarına sıcak kaynak ile takılan plastik düğmeler ray içersinden çıkmasını önler. Sinekliği aşağı indirdikten sonra alt kısmına kilitleyen yay aparatı mevcuttur.
Menteşeli Sineklik
Önünde bir engeli olmayan (panjur korkuluk vs vs) pencerelerede kullanılar pencere dışına monte edilir istenirse çıkarılabilir temizlenmesi kolaydır dışarı doğru açılır . Sürekli kullanılan kapı veya pencerelerde menteşeli sineklik kullanmak sabit sinekliğe göre avantajdır. Sabit sinekliğe bazı aksesuarların takılmasıyla menteşeli sineklik oluşmuştur. Takılan aksesuarlar sinekliğin kapı veya pencere ile uyumlu bir şekilde çalışmasını sağlar. Siparişe göre her ölçüde hazırlanıp pencere ve balkon kapılarına kolayca monte edilebilir. Dişli aksamı aşınmaya da yanıklı olup bol yedekleri bulunmaktadır.
Sabit Sineklik
Sabit sineklik giriş kat dairelerde kullanılması tavsiye edilir. Diğer sineklik modellerine nazaran kullanımı biraz farklıdır kedi, köpek vs gibi hayvanların içeri yada dışarı çıkmasını engeller. KÜÇÜK çocuklarında dışarı sarkmasını engellediği için tercih edilen bir modeldir. Kolaylıkla çıkarılabilir, temizlenebilir. Her yere uygulanabilir .Menteşeli sinekliğe alternatif olan sabit sineklik son derece fonksiyoneldir. Temizliği kolaydır. Sadece havalandırmak için açılan pencereler için idealdir. Basit takma şekli ile sezon başında ve sonunda rahatlıkla yerinden çıkarılabilir.
Sürme Sineklik
Tek ve çiftli çalışan modelleri vardır PVC sürme pencerelerde kullanılır. İstenirse yerinden çıkarılabilir sürme kapı ve pencereler gibi yatay olarak çalışır. Sürme sineklik PVC + alüminyum pencere ve kapılarda dışarıdan monte edilir. Sürme Sinekliğin en önemli özelliği rulmanlar üzerinde alışmasıdır. Kullanım kolaylığı sağlar ve yer kaplamaz.
Kapı Sinekliği
Normal kapıların önüne monte edilir menteşeli sineklik gibi dışarı doğru açılır özel durumlarda ilave bir kasa ile içeri doğruda açılabilir. Menteşesinden çıkarılabilir. Kapı ve pencereler için farklı profillerle uygulanabilen menteşeli sineklik, istenildiğinde yaylı menteşe kullanılarak otomatik kapanma rahatlığıyla kullanım kolaylığını üst seviyeye çıkartmaktadır. Ahşap, Pvc, Alüminyum Pencerelere Uygulanma Özelliği Ekonomik ve Teknik Açıdan Çeşitli Alternatifler
WC ve BANYO Pencerelerinde tercih edilen bir modeldir. İstenirse diğer pencerelerde de kullanılabilir, yapışkan bantla pencereye vidasız monde edilir. Çamaşır makinasında ılıksuda yıkanabilir.
.
.
İsilik Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?
İsilik sıcaktan ya da fazla terlemekten, deride oluşan küçük pembe kabartılar, ısırgın. Çok çeşitlidir. Bazıları hiçbir iz bırakmadan kaybolur. Özellikte göğüste ve karın üzerinde , çoğu kez şiddetli kaşıntıyla kendini gösterir. Bebeklerde sık görülür. Ter deliklerinin tıkanması sonucu ter bezlerinin küçük kistler halini almasından ileri gelir. Önemli Noktalar
• Sıcak havada bebeği serin tutunuz
• Sıkı giysiler giydirmekten kaçınınız
• Çok fazla nemlendirici kullanmaktan kaçınınız
• Bebeğin altını sık sık değiştiriniz
• Bel lastiği sıkı olan naylon kilot giydirmekten kaçınınız
• Deride iltihap olması durumunda sabun kullanmayınız
İsilik nedir?
İsilik ya da sıcak döküntüleri bir ya da iki aylık bebeklerde sıkça rastlanan bir sorundur. İsilik, derideki küçük ter bezi kanalları olan gözeneklerin tıkanması sonucu ortaya çıkan deri döküntüleridir. Bu döküntüler sıcak havada ya da bebeğin aşırı sıcak ortamda bulunması halinde daha da artabilir. Çeşitli şekillerde olabilir. Daha hafif olan isilik küçük ve kolayca patlayıp ince pullar oluşturan su kabarcıkları halinde görülür. Daha ağır vakalarda, kaşıntılı ve su toplayan kırmızı döküntüler oluşabilir. Bu döküntiler sıcakta karıncalanma veya kaşınma hissi yaratabilir. Döküntü birkaç gün sonra kaybolur, ancak yineleyebilir.
Nerelerde oluşur?
İsilik en yaygın olarak alın, yanaklar, gözkapakları ve bazen de burunda oluşur. Ayrıca, bel lastikleri gibi giysi malzemelerinin ter bezlerini tıkadığı yerlerde de görülebilir.
Nedeni nedir?
Yaşamın ilk birkaç ayında bebeklerin ter bezi kanalları çeşitli şekillerdeki isilik ya da sıcak dökünütlerine neden olacak biçimde kolaylıkla tıkanabilir. Aşırı nemlendirici kullanma ve dar giysiler gözenekleri tıkayabilir. Sabun ve deterjanlar sorunu daha da artırabilir. Bazı isilikler mantar enfeksiyonundan kaynaklanabilir.
Nasıl önlenir?
Sıcak havada bebeği serin tutmak önemlidir. Bezler sık sık kontrol edilmeli ve ıslak olmaları halinde değiştirilmelidir. Bel lastiği sıkı naylon kilotlar kullanmaktan kaçınmak gerekir. Nemlendirici kullanılıyorsa, çok sık olmamak şartıyla hafif bir şekilde sürülmelidir. Sıcak havalarda koyu nemlendirici kullanmaktan kaçınınız. Cildi, sabun kullanmadan ılık suyla yıkamanın, daha fazla tahriş olmasını önlemede yararı olabilir.
Nasıl tedavi edilir?
Hafif seyreden isilik tedavi gerektirmez ve bebeğin serin tutulması ve yalnızca hafif nemlendiricilerin kullanılması durumunda zamanla geçer. Deride iltihap oluşan bazı durumlarda, kaşıntıyı hafifletmek amacıyla doktorun verdiği hafif kortizonlu bir krem kullanılması gerekebilir. Ayrıca, mantara karşı bir krem de verilebilir.
• Sıcak havada bebeği serin tutunuz
• Sıkı giysiler giydirmekten kaçınınız
• Çok fazla nemlendirici kullanmaktan kaçınınız
• Bebeğin altını sık sık değiştiriniz
• Bel lastiği sıkı olan naylon kilot giydirmekten kaçınınız
• Deride iltihap olması durumunda sabun kullanmayınız
İsilik nedir?
İsilik ya da sıcak döküntüleri bir ya da iki aylık bebeklerde sıkça rastlanan bir sorundur. İsilik, derideki küçük ter bezi kanalları olan gözeneklerin tıkanması sonucu ortaya çıkan deri döküntüleridir. Bu döküntüler sıcak havada ya da bebeğin aşırı sıcak ortamda bulunması halinde daha da artabilir. Çeşitli şekillerde olabilir. Daha hafif olan isilik küçük ve kolayca patlayıp ince pullar oluşturan su kabarcıkları halinde görülür. Daha ağır vakalarda, kaşıntılı ve su toplayan kırmızı döküntüler oluşabilir. Bu döküntiler sıcakta karıncalanma veya kaşınma hissi yaratabilir. Döküntü birkaç gün sonra kaybolur, ancak yineleyebilir.
Nerelerde oluşur?
İsilik en yaygın olarak alın, yanaklar, gözkapakları ve bazen de burunda oluşur. Ayrıca, bel lastikleri gibi giysi malzemelerinin ter bezlerini tıkadığı yerlerde de görülebilir.
Nedeni nedir?
Yaşamın ilk birkaç ayında bebeklerin ter bezi kanalları çeşitli şekillerdeki isilik ya da sıcak dökünütlerine neden olacak biçimde kolaylıkla tıkanabilir. Aşırı nemlendirici kullanma ve dar giysiler gözenekleri tıkayabilir. Sabun ve deterjanlar sorunu daha da artırabilir. Bazı isilikler mantar enfeksiyonundan kaynaklanabilir.
Nasıl önlenir?
Sıcak havada bebeği serin tutmak önemlidir. Bezler sık sık kontrol edilmeli ve ıslak olmaları halinde değiştirilmelidir. Bel lastiği sıkı naylon kilotlar kullanmaktan kaçınmak gerekir. Nemlendirici kullanılıyorsa, çok sık olmamak şartıyla hafif bir şekilde sürülmelidir. Sıcak havalarda koyu nemlendirici kullanmaktan kaçınınız. Cildi, sabun kullanmadan ılık suyla yıkamanın, daha fazla tahriş olmasını önlemede yararı olabilir.
Nasıl tedavi edilir?
Hafif seyreden isilik tedavi gerektirmez ve bebeğin serin tutulması ve yalnızca hafif nemlendiricilerin kullanılması durumunda zamanla geçer. Deride iltihap oluşan bazı durumlarda, kaşıntıyı hafifletmek amacıyla doktorun verdiği hafif kortizonlu bir krem kullanılması gerekebilir. Ayrıca, mantara karşı bir krem de verilebilir.
Hamam böceğinden kurtulma yolları
Hamam böceği haşere türleri arasında en hızlı üreyen ve en çok çoğalan türdür. Hamam böcekleri eklembacaklılar sınıfından olup, çok güçlü ayak yapılarına sahip haşerelerdir. Kilometrelerce yol yürüyebilen hamam böcekleri, çok hızlı hareket ederler. Boyları ve renkleri türlerine göre değişen hamam böcekleri, ortalama 5-8 cm arasındadır. Bedenleri altında 3 çift ayağı bulunan hamam böceklerinin, baş kısmında 2 adet anten şeklinde kılcal organları vardır. Hamam böceğinin sırt bölümünde bulunan ''kitin'' adında sert madde, bu zararlı canlıları bir takım tehlikelere karşı korur. Hamam böceklerinin sırt bölümde ayrıca kanatları vardır fakat bu kanatları uçmak için kullanmazlar.
Hamam böceği yaşam alanı olarak nemli ortamı ve yiyeceğin bol bulunduğu ortamı sever ve hamam böceğinin vücut yapısı çok dirençli ve çok dayanıklıdır. Genel olarak hamam böcekleri (oryantal hamam böceği ve diğer türleri) yaşam olarak çok sıcak ortamda ve çok soğuk ortamda da bulunurlar. Bir hamam böceği 50 derece sıcak olan bir ortamda bulunduğu gibi aynı zamanda – 30 ile -35 derece soğuk havalarda da yaşamına devam ederler. Hamam böceği vücut yapısı olarak radyasyona ve ültraviyole ışınlarına karşıda çok dirençli ve dayanıklıdır. Bilim adamlarının yaptığı araştırmada radyasyona ve ultra viyola ışınlarına tutukları hamam böcekleri (oryantal hamam böcekleri ) saatlerce direnç göstererek yaşamına devam ettirirler ve hiçbir şey olmaz fakat insanlar bu tür bir işleme tabii tutulduklarında 1 - 2 saniye içinde yaşamını yitirirler.Hamam böceği birçok ismi vardır ve halk arasında farklı isimler ile anılırlar. Genel olarak hamam böceği; amerikan hamam böceği, börtü böcek, kara böcek, alman hamam böceği, oryantal hamam böceği, kalorifer böceği, kara fatma gibi türleri mevcut ve bu isimler bütün hamam böceği türleri için genel olarak da kullanılır.
Dünyanın her kıtasında yaşayan hamam böceğinin türü, rengi, boyu ve yapısı farklıdır. Dünya üzerinde yaşayan hamam böceğinin birçok türü bulunur ve dünya üzerinde bulunan hamam böceği türü yaklaşık 5000 kadardır. Bu türlerden bazıları aşağıdaki gibidir.
Hamam böceğinin vücudu üzerinde mükemmel algılayıcı sistem olan sonar ve radar sistemi vardır. Bu radar sistemi ile kendi yönlerini bulan hamam böcekleri aynı zamanda gıdaların yerini tespit ederler ve kendilerine gelen tehlikeleri algılayıp çarçabuk kaçarlar.
Bu radar sistemi sayesinde hamam böceğinin yaşadığı ortama gelen yabancıları o ortamında yaşayanlardan ayırt edebilirler.
Hamam böcekleri geceleri ve karanlık ortamlarda daha aktif olup beslenmelerini gece yaparlar. Hamamböceklerini (kalorifer böceğini) ev ortamında ve bodrumda gece daha çok görmemizin sebebi de budur. Gündüzleri pasif olan hamamböcekleri yaşam alanlarında kuytu bölgelerde, loş olan yerlerde, parke ve döşeme altlarında ve duvar yarık ve çatlaklarında dinlenirler. Hamam böceği günün birçok kısmı dinlenir ve günde takriben 16 – 18 saat kadar pasif olarak dinlenir ve uyurlar. Hamam böcekleri geceleri 6 saat kadar ortaya çıkıp gezinir ve beslenirler.
Hamam böcekleri (oryantal böceği) besin olarak ufak haşere, börtü böcek türlerini, pişmiş yemek ve aş, sebzeleri ve meyveleri ve ortalıkta buldukları her şeyi yiyerek beslenirler.
Hamam böcekleri beslenmesinde insan ve hayvan kanını kullanmaz. Bu bakımdan insanı ısırıp sokmazlar. İnsanları ısırmadığı için hamam böcekleri zararsız görünürler. Fakat hamam böceği (kalorifer böceği) görüntü olarak hiç istenmez ve insanı rahatsız eder yani tiksindirir. Hamam böceği insana birçok hastalık ve mikrop bulaştırdığı için çok tehlikelidir. Haşere gurubu içinde yani zararlı böcekler içinde insana en çok hastalık bulaştıran haşere hamam böceği ve türleridir.
Hamam böceği açıktaki besinleri ve yiyecekleri yediği zaman bu yiyeceklerimize salyalarını, dışkılarını, atıklarını ve yumurtalarını bırakırlar. Hamam böceği bu besinler ile birlikte bizlere birçok hastalık ve mikrop bulaştırır.
Hamam böceği her türlü besinin yanında insanların yemediği ve çok pis bulduğu gıdaları da besin olarak tükettir. Bu haşereler evimizdeki kâğıt, karton ve ürünlerini tükettiği gibi evdeki eşyalarımızı, mobilyalarımızı ve elbiselerimizi de kemirerek zarar verirler.
Alman hamam böceği veya hamam böceği türleri ile insana bulaşan başlıca hastalıklar aşağıdaki gibidir:
1 - Hepatit virüsünü
2 - Dizanteri mikrobunu
3 - Gıda zehirlenmelerinin
4 - Pnomoni
5 - Atrax hastalığı mikrobu
6 - Grip mikrobunu
7 - Verem mikrobunu
8 - Mantar hastalığı mikrobu
9 - Alerjik hastalıklar
10 - Astım mikrobu…vb gibi birçok hastalığı insana bulaştıran haşare hamam böcekleridir.
Hamam böcekleri açlığa ve susuzluğa uzun zaman dayanabilen hayvanlardır. Hamam böceği (karafatma) ve türleri hiçbir şey yemeden aç olarak 40 – 45 gün kadar yaşarlar. Fakat hamam böceği susuz olarak sadece 7 gün kadar yaşayabilir. Hamam böcekleri (oryantal böceği, kara Fatma, alman hamam böceği) çok çabuk üreyen ve her fırsat bulduğunda yaşama ortamına yumurta bırakan haşerelerdir. Hamam böcekleri üremek ve çoğalmak için bazen ömürleri boyunca 1 kez çiftleşir bazen de 1 den fazla çiftleşir. Hamam böceği ve türleri çoğu zaman bir defa çiftleştikten sonra bu ömürleri boyu kendilerine yeter bu çiftleşme ile aynı yıl içinde 4 -5 kez yumurta bırakırlar. Hamam böceği her yumurtlama döneminde bıraktığında yumurta sayısı 350 ile 400 kadar olur.
Hamam böceği yaşadığı yerde yumurtasını kenar kuytu bölgelere, zarar görmeyeceği taş diplerine bırakır evlerde ise çatı, bodrum, mutfak lavabosu altlarına, ev çatlaklarına, duvar yarıklarına, parke diplerine, Pis su akarlarına yumurtalarını bırakırlar. Hamam böceği ortamına bıraktığı yumurtası ortamın sıcaklığına bağlı olarak yaklaşık 2 – 3 hafta içinde açılır ve yumurtalar larvalaşır.
Hamam böceği ( kara Fatma ) ve türlerinin genel olarak ömrü takriben 1,5 ile 2,5 yıl kadar yaşarlar. Hamam böceklerinin herhangi bir organı kopsa veya kafaları ezilse ve hatta koparılsa dahi bedenleri 1 hafta kadar yaşayabilirler. Kafaları kopan hamam böcekleri normal yaşamına devam ederler ve etrafına yumurta bırakarak çoğalabilirler. Hamamböceği daha genç görünmek için kendi kabuğunu yılda birkaç kez değiştirir. Kabuğu değişen bu hamam böcekleri daha genç ve dinamik olurlar.
Hamam böceğinin halk arasında farklı isimleri vardır. Bu isimlerin başımda şunlar gelir:
Kalorifer böceği
Amerikan hamam böceği
Börtü böcekler
Siyah böcekler
Kara böcekler
Hamam böceği
Oryantal böceği
Alman kalorifer böceği
Kara Fatma gibi isimler ile anılırlar.
HAMAM BÖCEĞİ İLAÇLAMA VE HAMAM BÖCEĞİ İLE MÜCADELE
Hamam böcekleri ve türleri ilaçlamasında kullanılan ilaçlar farklı olabilmektedir. Hamam böceği ilaçlaması için jel ve tarzı ilaçlar kullanılabileceği gibi aynı zamanda hamam böceği ve türleri için yapılan ilaçlamada sıvı ilaçlarda kullanılabilir. Hamam böceği çok sayıda yumurta bıraktığı için çabuk üreyen ve çok fazla sayıda çoğalan bir böcek türüdür.
Hamam böceği ilaçlamasında ve böcek ile mücadelede kesinlikle ferdi olarak yapılan müdahale kesinlikle sonuç vermez.
Bu bakımdan hamam böceği ve diğer haşere ile mücadelede mutlaka yasal ilaçlama şirketleri ile çalışın ve haşere ilaçlaması için bu ilaçlama firmalarından bilgi alın ve ilaçlama isteyin. Hamam böceği ve diğer böcek türleri için mutlaka periyodik şeklinde ilaçlama yapılmalı. Çünkü ilk ilaçlamada evdeki bütün böcek ve haşereleri öldürmek mümkündür. Fakat hamam böceği yumurtaları ve haşere yumurtası çok sağlam bir kabuğa sahip olduğu için dünyanın hiçbir ilacı kesinlikle etki etmez. Hamam böceği yumurtaları ve diğer haşere yumurtaları yaklaşık olarak 15 – 20 gün sonra açılır ve yavrular yumurtadan çıkar. Bu haşere için mutlaka 2. ilaçlama yapılmalı. Hamam böceği ve haşere yumurtaları açıldıktan sonra ilaçlama takriben 20 gün içinde yapılmalı. İlaçlama firmaları ilaçlama konusunda uzman olmalı ilaçlama eğitimini çok iyi bilmeli. İlaçlama şirketlerinde çalışan personel mutlaka konusunda uzman olması gerekir.
Hamam böceği yaşam alanı olarak nemli ortamı ve yiyeceğin bol bulunduğu ortamı sever ve hamam böceğinin vücut yapısı çok dirençli ve çok dayanıklıdır. Genel olarak hamam böcekleri (oryantal hamam böceği ve diğer türleri) yaşam olarak çok sıcak ortamda ve çok soğuk ortamda da bulunurlar. Bir hamam böceği 50 derece sıcak olan bir ortamda bulunduğu gibi aynı zamanda – 30 ile -35 derece soğuk havalarda da yaşamına devam ederler. Hamam böceği vücut yapısı olarak radyasyona ve ültraviyole ışınlarına karşıda çok dirençli ve dayanıklıdır. Bilim adamlarının yaptığı araştırmada radyasyona ve ultra viyola ışınlarına tutukları hamam böcekleri (oryantal hamam böcekleri ) saatlerce direnç göstererek yaşamına devam ettirirler ve hiçbir şey olmaz fakat insanlar bu tür bir işleme tabii tutulduklarında 1 - 2 saniye içinde yaşamını yitirirler.Hamam böceği birçok ismi vardır ve halk arasında farklı isimler ile anılırlar. Genel olarak hamam böceği; amerikan hamam böceği, börtü böcek, kara böcek, alman hamam böceği, oryantal hamam böceği, kalorifer böceği, kara fatma gibi türleri mevcut ve bu isimler bütün hamam böceği türleri için genel olarak da kullanılır.
Dünyanın her kıtasında yaşayan hamam böceğinin türü, rengi, boyu ve yapısı farklıdır. Dünya üzerinde yaşayan hamam böceğinin birçok türü bulunur ve dünya üzerinde bulunan hamam böceği türü yaklaşık 5000 kadardır. Bu türlerden bazıları aşağıdaki gibidir.
Hamam böceğinin vücudu üzerinde mükemmel algılayıcı sistem olan sonar ve radar sistemi vardır. Bu radar sistemi ile kendi yönlerini bulan hamam böcekleri aynı zamanda gıdaların yerini tespit ederler ve kendilerine gelen tehlikeleri algılayıp çarçabuk kaçarlar.
Bu radar sistemi sayesinde hamam böceğinin yaşadığı ortama gelen yabancıları o ortamında yaşayanlardan ayırt edebilirler.
Hamam böcekleri geceleri ve karanlık ortamlarda daha aktif olup beslenmelerini gece yaparlar. Hamamböceklerini (kalorifer böceğini) ev ortamında ve bodrumda gece daha çok görmemizin sebebi de budur. Gündüzleri pasif olan hamamböcekleri yaşam alanlarında kuytu bölgelerde, loş olan yerlerde, parke ve döşeme altlarında ve duvar yarık ve çatlaklarında dinlenirler. Hamam böceği günün birçok kısmı dinlenir ve günde takriben 16 – 18 saat kadar pasif olarak dinlenir ve uyurlar. Hamam böcekleri geceleri 6 saat kadar ortaya çıkıp gezinir ve beslenirler.
Hamam böcekleri (oryantal böceği) besin olarak ufak haşere, börtü böcek türlerini, pişmiş yemek ve aş, sebzeleri ve meyveleri ve ortalıkta buldukları her şeyi yiyerek beslenirler.
Hamam böcekleri beslenmesinde insan ve hayvan kanını kullanmaz. Bu bakımdan insanı ısırıp sokmazlar. İnsanları ısırmadığı için hamam böcekleri zararsız görünürler. Fakat hamam böceği (kalorifer böceği) görüntü olarak hiç istenmez ve insanı rahatsız eder yani tiksindirir. Hamam böceği insana birçok hastalık ve mikrop bulaştırdığı için çok tehlikelidir. Haşere gurubu içinde yani zararlı böcekler içinde insana en çok hastalık bulaştıran haşere hamam böceği ve türleridir.
Hamam böceği açıktaki besinleri ve yiyecekleri yediği zaman bu yiyeceklerimize salyalarını, dışkılarını, atıklarını ve yumurtalarını bırakırlar. Hamam böceği bu besinler ile birlikte bizlere birçok hastalık ve mikrop bulaştırır.
Hamam böceği her türlü besinin yanında insanların yemediği ve çok pis bulduğu gıdaları da besin olarak tükettir. Bu haşereler evimizdeki kâğıt, karton ve ürünlerini tükettiği gibi evdeki eşyalarımızı, mobilyalarımızı ve elbiselerimizi de kemirerek zarar verirler.
Alman hamam böceği veya hamam böceği türleri ile insana bulaşan başlıca hastalıklar aşağıdaki gibidir:
1 - Hepatit virüsünü
2 - Dizanteri mikrobunu
3 - Gıda zehirlenmelerinin
4 - Pnomoni
5 - Atrax hastalığı mikrobu
6 - Grip mikrobunu
7 - Verem mikrobunu
8 - Mantar hastalığı mikrobu
9 - Alerjik hastalıklar
10 - Astım mikrobu…vb gibi birçok hastalığı insana bulaştıran haşare hamam böcekleridir.
Hamam böcekleri açlığa ve susuzluğa uzun zaman dayanabilen hayvanlardır. Hamam böceği (karafatma) ve türleri hiçbir şey yemeden aç olarak 40 – 45 gün kadar yaşarlar. Fakat hamam böceği susuz olarak sadece 7 gün kadar yaşayabilir. Hamam böcekleri (oryantal böceği, kara Fatma, alman hamam böceği) çok çabuk üreyen ve her fırsat bulduğunda yaşama ortamına yumurta bırakan haşerelerdir. Hamam böcekleri üremek ve çoğalmak için bazen ömürleri boyunca 1 kez çiftleşir bazen de 1 den fazla çiftleşir. Hamam böceği ve türleri çoğu zaman bir defa çiftleştikten sonra bu ömürleri boyu kendilerine yeter bu çiftleşme ile aynı yıl içinde 4 -5 kez yumurta bırakırlar. Hamam böceği her yumurtlama döneminde bıraktığında yumurta sayısı 350 ile 400 kadar olur.
Hamam böceği yaşadığı yerde yumurtasını kenar kuytu bölgelere, zarar görmeyeceği taş diplerine bırakır evlerde ise çatı, bodrum, mutfak lavabosu altlarına, ev çatlaklarına, duvar yarıklarına, parke diplerine, Pis su akarlarına yumurtalarını bırakırlar. Hamam böceği ortamına bıraktığı yumurtası ortamın sıcaklığına bağlı olarak yaklaşık 2 – 3 hafta içinde açılır ve yumurtalar larvalaşır.
Hamam böceği ( kara Fatma ) ve türlerinin genel olarak ömrü takriben 1,5 ile 2,5 yıl kadar yaşarlar. Hamam böceklerinin herhangi bir organı kopsa veya kafaları ezilse ve hatta koparılsa dahi bedenleri 1 hafta kadar yaşayabilirler. Kafaları kopan hamam böcekleri normal yaşamına devam ederler ve etrafına yumurta bırakarak çoğalabilirler. Hamamböceği daha genç görünmek için kendi kabuğunu yılda birkaç kez değiştirir. Kabuğu değişen bu hamam böcekleri daha genç ve dinamik olurlar.
Hamam böceğinin halk arasında farklı isimleri vardır. Bu isimlerin başımda şunlar gelir:
Kalorifer böceği
Amerikan hamam böceği
Börtü böcekler
Siyah böcekler
Kara böcekler
Hamam böceği
Oryantal böceği
Alman kalorifer böceği
Kara Fatma gibi isimler ile anılırlar.
HAMAM BÖCEĞİ İLAÇLAMA VE HAMAM BÖCEĞİ İLE MÜCADELE
Hamam böcekleri ve türleri ilaçlamasında kullanılan ilaçlar farklı olabilmektedir. Hamam böceği ilaçlaması için jel ve tarzı ilaçlar kullanılabileceği gibi aynı zamanda hamam böceği ve türleri için yapılan ilaçlamada sıvı ilaçlarda kullanılabilir. Hamam böceği çok sayıda yumurta bıraktığı için çabuk üreyen ve çok fazla sayıda çoğalan bir böcek türüdür.
Hamam böceği ilaçlamasında ve böcek ile mücadelede kesinlikle ferdi olarak yapılan müdahale kesinlikle sonuç vermez.
Bu bakımdan hamam böceği ve diğer haşere ile mücadelede mutlaka yasal ilaçlama şirketleri ile çalışın ve haşere ilaçlaması için bu ilaçlama firmalarından bilgi alın ve ilaçlama isteyin. Hamam böceği ve diğer böcek türleri için mutlaka periyodik şeklinde ilaçlama yapılmalı. Çünkü ilk ilaçlamada evdeki bütün böcek ve haşereleri öldürmek mümkündür. Fakat hamam böceği yumurtaları ve haşere yumurtası çok sağlam bir kabuğa sahip olduğu için dünyanın hiçbir ilacı kesinlikle etki etmez. Hamam böceği yumurtaları ve diğer haşere yumurtaları yaklaşık olarak 15 – 20 gün sonra açılır ve yavrular yumurtadan çıkar. Bu haşere için mutlaka 2. ilaçlama yapılmalı. Hamam böceği ve haşere yumurtaları açıldıktan sonra ilaçlama takriben 20 gün içinde yapılmalı. İlaçlama firmaları ilaçlama konusunda uzman olmalı ilaçlama eğitimini çok iyi bilmeli. İlaçlama şirketlerinde çalışan personel mutlaka konusunda uzman olması gerekir.
Bitten Kurtulma Yolları
Bitten Kurtulma Yolları
Bit eklembacaklı hayvanlar içinde incelenen küçük yapılı bir asalaktır. Bit insanlar ve hayvanlar üzerinde yaşayan ve bunların deri ve kanları ile beslenen bir parazittir. Yapı ve şekil olarak diğer hayvanlardan farklıdır.Bit küçük yapılı olup genel olarak boyu 2 - 3mm kadardır. Bittin vücudu Altan ve üsten basık olup bir diske benzer. Bedeninin alt kısmında toplamda 6 ayağı vardır ve her ayağının uç kısmında çengeller ve vantuz şeklinde organları bulunur. Bu sayede üzerine geçtiği canlıya sımsıkı yapışır. Bit tin baş kısmında
Bir çift anteni bulunur ve antenler kısa ve kalındır. Bitlerin üzerinde kanatları yoktur hareketlerini ayakları ile sağlarlar bu bakımdan Bit haşeresi çok hantaldır ve çok pasif hareket eder. Bitlerin renkleri türüne bağlı olarak değişir. Genel olarak bitler; pembe, beyazımsı, siyah renklerde olabilmektedir. Bit insanlar ve hayvanlar üzerinde bulunduğu zaman, üzerinde bulunduğu canlıdan ortalama olarak günde 3 - 4 defa kan emer. İnsan üzerinde bulunan bit çeşitleri; baş biti, vücut biti ve kasık bitidir. Bu bit çeşitleri insanın farklı yerlerinde bulunurlar ve yapıları da farklıdır.
Bitler insan ve hayvan üzerinde bulunmadığı zaman çok uzun zaman yaşayamazlar. En fazla birkaç gün dayanabilirler. Bitlerin genel olarak ömrü 1 ay kadardır.
Bit çok çabuk ve çok sayıda çoğalan bir parazittir. Çiftleşen bit yumurtasını çeşidine bağlı olarak farklı yere bırakır. Bit yumurtasına sirke denir ve bit sirkelerini kuvvetli bir yapıştırıcı niteliğinde özel salgı ile bulunduğu canlının üzerine yapıştırır. Saç biti yumurtasını (sirke ) saç kılları üzerine bırakır. Vücut biti ve kasık biti de yumurtasını elbiseler üzerine bırakır. Bit yumurtaları birkaç gün içinde açılır ve yavru bitler çıkar. Çıkan yavru bitler tıpkı erişkin bitler gibi kan emerler.
Bit haşeresi insana bulaştığında insandan günde 3 - 4 defa kan emdiği için sürekli insanlar kaşınır ve canı acır. İnsan üzerinde birçok bit olduğunu düşündüğümüzde o zaman ne vahim bir durum olur.
Bitin ısırdığı yerler kızarır, kaşınır ve kabarır ve hatta bazen apseli bölgeler oluşur.
Bitler insanların sürekli deri ve kanını besin olarak kullandıkları için insanlarda deri hastalıkları ve halsizlik ve iştahsızlıklar görülür. Ayrıca bit üzerinden geldiği diğer canlılardaki hastalık ve mikropları da üzerine yerleştiği insana bulaştırır.
Bit insana şu şekilde bulaşır ve yayılır.
1 - Bit genel olarak pis bırakılan ortamdan insana bulaşır.
2 - Bit dışarıdan alınan bir eşya veya giyecek ile bulaşabilir.
3 - Bitlenen bir kişinin eşyalarını kullanmak ile bulaşır.
4 - Bitlenen ortamda bulunmak ile bit bulaşabilir.
5 - Bit toplu yaşam alanlarında daha sıklıkla yayılır.
6 - Bit bazen evcil hayvanlar ile evlere kadar gelir ve insana bulaşır.
Bitlenme durumunda insanlar çok çabuk bir şekilde önlem alması gerekir.
Bit üzerine bulaşmış bir insanın yapması gereken en doğru şey, en kısa zamanda doktor kontrolünden geçmesidir. Aksi takdirde bit çabuk çoğalır ve yayılır.
Buda yetmezmiş gibi bit insana birçok hastalığı da beraberinde bulaştırır. Bit ile mücadelede bitler insan üzerinde ise mutlaka doktorun verdiği ilaçlar ile beden ilaçlanmalı ve elbiseler ve çevre ilaçlama firmaları tarafından ilaçlatılmalı elbise ve yatak çarşafları ise kaynatılmalı. Bit haşeresinden kurtulmak için bütün bu işlemlerin aynı zamanda yapılması gerekir.
İnsana ve hayvanlardan kan emen ve insanlara birçok mikrop bulaştıran bit çeşitleri şunlardır.
VÜCUT BİTİ ( Pediculus vestimenti )
Vücut biti adından da anlaşıldığı gibi insan ve hayvanların vücudu üzerinde bulunan bir bit çeşididir. Vücut biti genel olarak insanların tüysüz olan kısımlarında bulunur ve boyu 3mm kadardır. Vücut biti deri üzerinden kan emdikten sonra elbise kıvrımlarına yumurtasını bırakır. Bit haşeresi sürekli insan üzerinde bulunduğu için insandan kan emer ve dışkısını da insanın bedeni ve elbisesi üzerine bırakır. Vücut bitinin insana bulaştırdığı en önemli hastalık tifüs hastalığıdır. İnsan üzerinde bulunan vücut biti ile mücadele için mutlaka doktora gidilmeli ve doktorun tavsiye ettiği ilaçlar ile vücut ilaçlanmalı.
KIL BİTİ - KASIK BİTİ ( Phthirius pubis )
Kıl biti diğer adıyla kasık biti insanların üzerinde bulunan diğer bir bit çeşididir. Kıl biti özellikle insanların sakal, koltuk altı ve kasıklarına yerleşir. Kıl biti (kasık biti) bu bölgelerdeki kılların köklerinden deri içlerine girer ve oradan beslenir. Kasık biti diğer bitlerden daha ufak yapıdadır. Kasık biti kıl köklerinde olduğu için insanı daha çok kaşındırıp rahatsız eder. Kıl bitinin boyu genel olarak 1mm kadardır. Kıl biti ile mücadelede ferdi olarak müdahale etmemek gerekir. Mutlaka doktora gidilmeli ve verilen özel losyonlar ve ilaçlar ile tedavi olunmalı.
BAŞ BİTİ - SAÇ BİTİ ( Pediculus humanus capitis )
Baş biti diğer adıyla saç biti insanlar arasında en çok rastlanan bit çeşididir. Saç biti insanların başında bulunur. Baş kısmında deri ve kan ile beslenir. Saç biti sürekli kafatasından kan emdiği için başta sürekli kaşınmalara neden olur deri döküntüleri görülür. Baş biti en çok ense ve kulak arkasında bulunur. Saç biti yumurtasını saçların üzerine paketler halinde bırakır. Başta bulunan saç biti genel olarak beyaz renktedir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)